Biz Türkler tarih dediğimiz zaman vukuatın sırasını, tertibini anlarız. Edep erkân bilmek Türklüğün şanındandır. Resmi evrakımız tarih ve numara ile ikmal olur. Kim tarihleri karıştırdıysa onu anlamayız. Kendimizin tarihleri karıştırmamız halinde meramımızı ifade edemeyiz. Sıra ve tertip gözetme mühleti kazanma gayesiyle edindiğimiz olgunluk biz Türklerin aynı zamanda felsefesidir. Hakkı müdafaada sıramız İslâm-İman-İhsan sırasıdır. Asırlar içinde ne zarar gördüysek sırayı karıştırmaktan gördük.
İsmet Özel
İstanbul’u, 1453’te değil Hicret’in 857nci senesinde
fethettik. Biz kendi takvimimize göre henüz 1441 yılındayız.
Bundan 103 sene evvel Nazım Hikmet genç bir şair olarak,
İstanbul işgal altında iken “Sekiz Yüz Elli Yedi” şiirini yazdı.